Terzizade Konağı

Atatürk’ün konakladığı ev

Terzizade Saadettin Bey Konağı, Hocazade Konağı ile birlikte Havran’daki en nitelikli sivil yapılardan biridir. Konağın en önemli özelliği ahşap bir yapı olması, Mustafa Kemal Atatürk’ün Havran’ı ziyareti esnasında burada konaklaması ve Çanakkale Kahramanı Kocaseyit ile bu konakta görüşmüş olmasıdır.

Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ve Havran Belediyesi işbirliğinde, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı ve Restorasyon Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Demet Binan danışmanlığında bir ekiple restorasyonu gerçekleştirilen konak “Atatürk ve Seyit Onbaşı Müzesi” olarak kapılarını açmış bulunmaktadır.

Havranlı Sayın Yalçın Kayalı, Sayın Ümmühan Bölükbaşı ve Sayın Hüseyin Rıdvan Özaydın’dan alınan bilgiler ışığında, Atatürk’ün Terzizade Konağı’nda misafir edildiği anlar şu şekilde aksetmiştir.       “6 Şubat 1923 Salı günü Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk Balıkesir’e gelir. Yanında eşi Latife hanım ve Kazım Karabekir Paşa olduğu halde, Balıkesirliler tarafından büyük törenle karşılanır. Balıkesir’de bir gün kaldıktan sonra 8 Şubat günü şehirden ayrılır ve Edremit’e hareket eder.

Atatürk’ün geleceğini haber alan Havranlılar, hummalı bir faaliyetle kasabalarını bu önemli misafir için hazırlar, köprüden İzzettinler’in evine kadar bütün yola halı döşerler. Havran girişinde karşılanan Atatürk, bilahare Terzizade Saadettin Bey’in konağına götürülerek orada misafir edilir. Kahveci Osman’ın pişirdiği kahveyi Atatürk’e, Saadettin Bey’in kızı Kamuran hanım sunar. O sırada henüz talebe olan Kamuran Hanım’a, Atatürk okuyup okumadığını sorar. Kamuran hanım ise, okullarda askeri birliğin kaldığını söyleyince, Atatürk yaverine dönerek ‘derhal okullar boşaltılsın’ emrini verir.

İçeride oturanlarla tek tek tanışan Atatürk, çok yakışıklı olan Hacı Osmanoğlu Mehmet Beye kim olduğunu sorar. Mehmet bey de büyük bir heyecanla ‘Bu mahallenin muhtarıyım’ diye cevap verir. Sıra kapının yanında tevazu ile oturan Terzizade Saadettin Bey’e gelince, oturuşundan dolayı Atatürk ona ‘galiba siz ev sahibisiniz’ der.”

Konağın Mimari Özellikleri

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Restorasyon Anabilim Dalı’nın Havran’da gerçekleştirdiği çalışmalar kapsamında basılan “Balıkesir Havran’da Kentsel Kültür Mirası ve Koruma” adlı kitapta, Terzizade Konağı ile ilgili verilmiş bilgiler şu şekildedir:

“19.yüzyıl sonunda inşa edildiği tahmin edilin, 3 katlı ve 150 m²lik alana oturan konak, ilk işlevini sürdürerek konut olarak kullanılmaktadır. Yapının girişi kuzey cephesindendir. Bu cepheden aynı zamanda arka bahçeye açılan bir kapısı bulunmaktadır.

Yapının bezemeli bir ana giriş kapısı vardır. Kapının yanındaki pencerelerde parmaklıklar bulunur. Yapıda genel olarak çift kanatlı doğrama kullanılmıştır. Cephede simetrik olarak yer alan çıkmaları ahşap furuşlar desteklemektedir. Çıkmalar 2.katta da devam eder ve bunlara bir çıkma daha eklenir. Bu orta çıkmayı da furuşlar taşır.

Yapının yoldan bakıldığında sol yan cephesi kısmen dışarı açılır. Bu cephedeki pencerelerde kapaklar vardır. Bahçe cephesi ise sıvalıdır. Arka cephedeki çıkma 1.kattan başlar. Yapının bahçeyle bağlantısı bu cepheden açılan bir kapıdır. Çıkmayı 4 ahşap dikme taşır.

2.katta cephenin sağında 2 ayrı çıkma bulunmaktadır. Cephenin büyük kısmı ahşap kaplamadır. Zemin kat dışında bütün pencereler giyotindir. Yapının sağ yan cephesindeki doğramalarında yine kapakları vardır. Bu cephenin de çoğunluğu ahşap kaplamadır. Sıvalı yüzeyler kısmen harap olmuştur.

Girişte yer alan taşlığın aksında bahçeye çıkış kapısı ve bu kapının yanlarında anıtsal merdivenler yer alır. Döşeme, doğal taş kaplamadır. Giriş kapısı ile bahçe kapısı arasında, yerde bir su kanalı bulunur. Giriş cephesi duvarında, kapının yanlarında nişler vardır. Taşlığın iki yanında odalar dizilir.

Konağın zemin ve üst kattaki mekanlarında bazı döşemeler ahşap iken bazıları seramiktir. Tavanları ahşap kaplıdır.  Bu katta yüklük, gusülhane ve muhdes bir dolap vardır. Birinci katta muhdes bir wc bulunur.

İlk yapıldığı dönem alaturka kiremit olan çatı kaplaması, zaman içinde Marsilya tipi kiremite dönüşmüştür. Yapının farklı dönemlerde niteliksiz bazı onarımlar geçirmiş olduğu anlaşılmaktadır. 2021 yılında, dış cephe boyası da dahil orijinali sadık kalınarak restorasyonu tamamlanmıştır.