İnboğazı – Andık Mağarası Kazısı

Havran ilçemizin kültürel mirası ve doğa güzellikleri arasında yer alan İnboğazı bölgesinde bulunan mağaralarda yapılan araştırmalar sonucunda mağaraların yaşam alanı olarak kullanıldığını gösteren kanıtlar elde edilmiştir. Bu araştırmalar ilçemizin tarihi hakkında yeni bilgiler edinmemizi sağlayacak kazı çalışmalarının başlamasına vesile olmuştur. İnboğazı’nda yer alan birçok mağaradan günümüze bozulmadan ulaşan Andık Mağarası’nda Kültür ve Turizm Bakanlığı izniyle, Balıkesir Kuva-yı Milliye Müzesi Başkanlığında, Havran Belediyesi desteği ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Derya Yalçıklı’nın bilimsel başkanlığı ve yönetiminde kazı çalışmaları sürdürülmektedir. İlk olarak 2022 yılında kazısı yapılan mağarada, iki aylık bir süreyi kapsayacak 2023 yılı kazı çalışmaları başlamıştır. Çalışmalara Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Arkeoloji ve Sanat Tarihi bölümlerinden öğrenciler katılmaktadır.

İnboğazı, Havran’ın 6.5 km kuzeydoğusunda, İnönü Mahallesi’nin 1.8 km güneydoğusunda ve Havran-İvrindi karayolunun 1.5 km kuzeyinde bulunmaktadır. Bölgemizde yer alan mağaralarda ilk olarak 1949 yılında Prof. Dr. Kılıç Kökten tarafından araştırma yapılmıştır. 2017 yılında Doç. Dr. Derya Yalçıklı başkanlığında bir ekip tarafından Havran ilçesi sınırları dahilinde yüzey araştırması yapılmış, bu araştırma sırasında Andık Mağarası ve Aydınlık Mağarası araştırılmıştır. Yüksek bir noktada yer alan Andık Mağarası’na güneydoğudan küçük bir patika sayesinde ulaşılmaktadır. Mağara, 56 m derinliğinde olup bir büyük galeri ve birçok küçük galeriden oluşmaktadır. Mağarada bulunan seramik parçaları sayesinde, şimdilik günümüzden 8000 yıl önce yerleşimin başladığı, Neolitik, Kalkolitik, Antik ve Ortaçağ’da mağaranın yaşam alanı olarak kullanıldığı belirlenmiştir.

Kazı çalışmalarının yapılmasında bölgenin tarihinin aydınlatılmasının yanı sıra Havran’a yeni bir kültürel miras alanı kazandırılması hedeflenmektedir. Kültürel mirasın açığa çıkartılmasıyla birlikte yer aldığı Baraj bölgesiyle bütünleşmiş bir planlama sayesinde Havran’ımıza özgün bir arkeopark bölgesi de kazandırılmış olacaktır…